Türkiye’de iktidar yarışı giderek iyice kızışmaktadır.
Herkes hesabını Sayın Erdoğan’ın üzerinden yapmaktadır.
Bu hesap yalnız muhalefet cenahından değil, iktidar ve ortağı da aynı hesap üzerinden yürümektedir.
Altı parti Genel Başkanlarının toplandığı yuvarlak masaya “ UMUT MASASI” adı verilmiştir. Bu masa gerçekten umut masası olabilir mi? Bu masanın etrafında toplananlar gerçekten yönetim çözümleriyle umut olabilirler mi?
Bunları umutları mı yoksa korkuları mı bir araya getirmiştir?
Bize göre söz konusu genel başkanları bir araya getiren korkularıdır. Bu korku, tek başlarına Sayın Erdoğan’ı seçimde yenemeyecekleri korkusudur.
Genel başkanların umutları toplu olarak iktidardır. Başkanların bu umutlarına ve hayallerine saygı duyuyoruz. Demokraside partiler iktidar için kurulur ve faaliyet yaparlar. Ancak iktidar umudu ile yaşayanların millete de verecekleri umutları olmalıdırlar.
İşte genel başkanların fakiri oldukları bu umutlarıdır.
Parasal bir takım bağışlar bir anlık ağrı dindirici haplardır. Etkileri bittiği zaman ağrı yeniden başladığında ne yapacaklarıyla ilgili topluma sundukları bir çözüm paketleri yoktur. Onları bir araya getiren işte bu umut çözüm paketleri değil, Erdoğan korkusudur.
Korkakları korkuları bir araya getirirken, cesurları da fikirleri ayrıştırır.
Muhalefeti bir araya getiren korkuları olurken, AK PARTİ’Yİ bölen de cesarettir.
Peki, bu korku masası işe yarayabilir mi?
İktidar yanlışlara devam ederse korku masası zorunlu olarak umuda dönüşebilir. Ancak iktidar yanlışlarını şu anda bulundukları noktada hapsedebilirse bu dönüşüm yarı yolda kalır.
Görelim mevlam neyler, neylerse güzel eyler duasıyla…