Osman KARA

FATİH SULTAN MEHMET Mİ MUSTAFA KEMAL ATATÜRK MÜ?

Osman KARA

Gerçi “sahih” olup olmadığı tartışılıyor, hatta işin uzmanı akademisyenler tarafından “sahih olmadığı” iddia ediliyor; ama dini siyaset malzemesi olarak kullanan çevrelerce çok sık tekrarlanıyor ve Fatih Sultan Mehmet’in Hz. Peygamber tarafından cennetle müjdelendiği söyleniyor.

Sahih veya değil, avamın çok sık kullandığı ve inandığı bu hadis en son İstanbul’un fethinin 569’uncu yıldönümü törenlerinde Cumhurbaşkanı Sayın Recep Tayyip Erdoğan tarafından dillendirildi:

“Konstantiniyye elbet bir gün fetholunacaktır. Onu fetheden komutan ne güzel komutan, askeri ne güzel askerdir.”

Cumhurbaşkanı bu hadisi dillendirdiğine göre “sahih” olduğuna inanıyor demektir.

Hiç şüphem ve itirazım yoktur Fatih Sultan Mehmet Han’ın cennetlik olduğu konusunda. Ne muhteşem bir kuşatma ve ne kutlu bir fetihtir o. Anadolu Türk’ünün tarihe vurduğu ve asla çıkmaz/silinmez bir damgadır. İstanbul Türk Milleti’ne, cennet-i ala da Fatih Sultan Mehmet’e çok yakışır.

Türk şiirinin büyük üstadı Yahya Kemal Beyatlı “Vur Pençe-i Âli’deki şemşir aşkına/ Gülbankı asmanı tutan pir aşkına” diye başlar “İstanbul’u Fetheden Yeniçeriye Gazel” şiirine.  Son iki mısraı da muhteşemdir söz konusu gazelin:

“Düşsün çelengi Rum’un, eğilsin ser-i Frenk/ Vur Türk’ü gönderen yed-i takdir aşkına/  Son savletinle vur ki açılsın bu surlar/ Fecr-i hücum içindeki tekbir aşkına.”

Üstada tarih öğretecek değilim elbet; böyle bir hadsizlikten imtina ederim. Ancak, İstanbul’u devşirmelerden oluşan yeniçeriler değil, dört asırlık bir mücadeleden sonra Anadolu’yu ebedi Türk vatanı yapan ve Türklerden oluşan tımarlı sipahiler fethetmiştir. Ne sayıları elverir İstanbul’ fethetmeye yeniçerilerin ne de görev tanımlarında buna yer vardır. Yeniçeri Ocağı payitahtı(başkenti) ve Osmanlı Hanedanını korumak üzere kurulmuştur ve 29 Mayıs 1453’te sayıları dört bin civarındadır.

Ah Türk aydını ah, kendi zaferini devşirmelere mal etmekten hala mı kurtulmayacaksın!

Her neyse, bu yazının konusu İstanbul’un fethi değil, o hadisten yola çıkarak bir soru sorup cevabı istemektir. Soru çok kısa ve çok net; söz konusu hadis sadece İstanbul’un ilk fatihi Sultan II. Mehmet ve askerlerini mi kapsıyor yoksa ikinci fatihi Mustafa Kemal Atatürk’ü de kapsıyor mu?

Bana yıllar önce Muzaffer Özdağ Ağabey sormuştu cevabı içinde olan bu soruyu. Bilmediğinden değil, benim dikkatimiz bir noktaya çekmek için ve cevabını yine kendisi vermişti:

“O hadis sahihse, İstanbul’u fetheden Fatih Sultan Mehmet Han cennetlikse eğer, niye İstanbul’u düşman işgalinden kurtaran Mustafa Kemal Atatürk ve O’nun askerleri cennetlik değil?”

Bizim Milli Mücadele’yi verdiğimiz o ölüm kalım günlerinde Anadolu’nun çok büyük kısmı işgal altındaydı. Büyük kısmı İstanbul’a olmak üzere bizim topraklarımızda 200 binin üzerinde İngiliz, Fransız, İtalyan ve Yunan askeri vardı. Bir de işbirlikçiler, vatan hainleri ve içimizdeki gayrı Türk, gayrı Müslim azınlıkları eklerseniz Milli Mücadele’nin önemi ve ihtişamı ortaya çıkar.

  İstanbul’un ikinci fatihi Mustafa Kemal Atatürk olmasaydı eğer, biz bugün ne fetih kutlaması yapabilirdik ne de Fatih Sultan Mehmet’in adını ağzımıza alabilirdik.

İstanbul’un ilk fatihi de son fatihi de ve onların askerleri de kutludur.

Ruhları şad olsun.