Osman KARA

BİR GELİŞ İKİ GİDİŞ

Osman KARA

Geliş Ankara’yaydı, gidiş ise Hakk’a.

Gelenler Heyet-i Temsiliye Başkanı Mirliva Mustafa Kemal Paşa ve arkadaşlarıydı.

Gidenler İstiklal Marşı Şairi Mehmet Akif Ersoy ve Türkiye Cumhuriyeti’nin 2. Cumhurbaşkanı Mustafa İsmet İnönü idi.

27 Aralık 1919’da Dikmen sırtlarında karşılandı Mirliva Mustafa Kemal Paşa ve Temsil Heyeti üyeleri. Kadın erkek, genç yaşlı, kız kızan, çoluk çocuk ve hocalar ve Seymenler ve esnaf, kısacası tüm Ankara halkı başlarında Ankara Müftüsü Börekçizâde Mehmet Rıfat Efendi olduğu halde dökülmüştü yollara. Koşmuştu Ankara halkı kurtuluşun habercisini karşılamaya ve beraberce yol yürümeye.

Mustafa Kemal Paşa Ankara’ya geldiğinde hem Albay Mustafa İsmet hem de Mehmet Akif Beyler henüz İstanbul’dadırlar.

Mehmet Akif Bey’i Ankara çağıran Heyeti Temsiliye Reisi Mirliva Mustafa Kemal Paşa’dır.

Ali Güler Mustafa Kemal Paşa’nın İstanbul’a gönderdiği şifreli telgrafta “Burada, ulemaya ihtiyaç vardır. Ali Bey’le görüşülerek Hoca Fatin, Şair Mehmet Akif Efendilerin ve sair tensip edileceklerin sür’at-i sevkleri” şeklinde talimat verdiğini yazar.

Bu haberi alan Mehmet Akif Bey 10 Nisan sabahı namazı kıldıktan sonra yola çıkar ve 24 Nisan 1920’de Ankara’ya ulaşır.

Hep minberlerde halkın, cephelerde askerin arasındadır. Ya camilerde vaazla tam bağımsızlık ve özgürlüğe çağırır halkı ya da cephelerde askere Kur’an okur, moral verir.

Bir taraftan da İslam alemini uyanmaya çağırır “Ey millet uyan! Cehline kurban gidiyorsun!/ Bu cehalet yürümez; Asra bakın: Asr-ı ulûm!” ya da  “Doğrudan doğruya Kur’an’dan alıp ilhamı/ Asrın idrakine söyletmeliyiz İslâm’ı” diyerek.

27 Aralık 1936’da İstanbul’da Hakk’a yürüdü. Nurlar içinde yatsın Milli Mücadele’nin büyük mensubu, İstiklal Marşı’nın unutulmaz şairi.

 Mirliva Mustafa Kemal Paşa Ankara’ya geldiğinde Miralay Mustafa İsmet Bey de henüz Ankara’da değildir. Onun gelmesi de 3 Nisan 1920’dedir ve yine Mustafa Kemal Paşa’nın davetiyledir.

Miralay Mustafa İsmet Bey 1’inci ve 2’inci İnönü Savaşları, Sakarya Meydan Muharebesi ve Başkumandanlık Meydan Muharebelerinde üstün hizmetler yaptı. Genelkurmay Başkanlığı, bakanlık, başbakanlık ve Cumhurbaşkanlığı yaptı.

Şu söz de Onundur: “Arkadaşlar eğer bir memlekette namuslular), en az kötü insanlar kadar sabırlı(kararlı), o memleket her durumda batar”

25 Aralık 1973’de Ankara’da vefat etti.

Gelişler “halka ve Hakk’a hizmet” içindi. Gidişler ilahi emrin gereği idi. Gelenler görevlerini fazlasıyla yaptılar, bize bağımsız bir devlet, özgür bir millet ve bizim olan bir bayrakla bir vatan bıraktılar.

Onlara Allah’tan sonsuz rahmetler dilemek bizim de bir Türk olarak asli görevimiz. Nurlar içinde yatsınlar.